patron-II

Posted: 21 Nisan 2010 Çarşamba by wildceno in Etiketler: ,
0

previously on patron

ayağa kalkmaya çalıştığında birden sendeledi, yaşlı ayakları uyuşmuştu. ziyaretçi sandelyesinin güçsüz kolçaklarından bir eliyle tutarak tekrar oturdu. diğer elindeki telefonuyla kızına ulaşmaya çalışıyordu, sol eliyle bacağını ovdu yavaşça. "the person you have called...." sesini duyunca isteksiz olarak kapattı telefonu. kızından son haber alalı yaklaşık 11 saat olmuştu. tekrar doğrulup karşı cama yöneldiğinde salonda tek kalmıştı, hastane salonunun titrek ışık saçan florasanlarından birinin cızırtısı baş ağrısını tetikliyordu Bayan Egenin. Ve camdan içeri yoğun bakım ünitesinin garip götüntülü soğuk cihazlarının arasına baktığında, beyaz çarşafların içersinde belirli belirsiz nefes alıyordu kocası. yıllarını hastanelerin betanol kokulu odalarında geçirmişti, buna rağmen hiçte sevmezdi bu odaları, Bayan Ege. son zamanlarda, babasını ve annesini peş peşe aylarda kaybettikten sonra çok duygusal olmuştu. Eskisi kadar güççlü duramıyordu artık.

Bundan önceki krizleri atlatmıştı, yaşlı vücudu bunu atlatmak istemiyor gibiydi. gece karısının kollarında ve ambulansda ikikez hayata yeniden dönmüştü, şimdi orda belinçsizce yatıyor, sanki yardım bekliyordu. "bizi sakın bırakma" diye alağlamaya başladı yaşlı kadın. yavaş yavaş dizleri bükülürken, yaşla dolu göz kapaklarının arasında beliriyordu, korku dolu düngece. kabus dolu bir rüyada olduğunu sanıyordu daha dün gece mutfaktaki ufak masada beraber yemek yedikten sonra, kahverengi pijamalarıyla tuncay'ın masadan kalkıp çalışma odasına giderken ki halini hatırlayınca. kahvesini içerken birden masanın başında vurmuştu onu kriz üçüncü kez. kocasına doğru atlayışı, kahve rengi pijamının üstünü yırtmaya çalışışı, ona suni tenefüs yapmaya çalışırkenki halini hatırladıkça aklı duruyor, sonrasında hatırladığı ise tuncayı kollarında tutup dayan diye bağırırken sesi ambulansın can yakan sesine karışıyordu. evin tavanına vuran ambulansın ışıkları artık yardımın yetiştiğini gösteriyordu. ama tuncay zor nefes alıyordu.

0 yorum: