tag:blogger.com,1999:blog-202631972024-03-14T08:10:34.763+03:00:::Nokta Arası:::...hayattan üç nokta arasına sıkıştırdığım alıntılar...<br>wildcenohttp://www.blogger.com/profile/04449506775793167313noreply@blogger.comBlogger147125tag:blogger.com,1999:blog-20263197.post-85354753986219586442020-08-22T02:40:00.000+03:002020-08-22T02:40:17.958+03:00<p> Demiştim artik yazmayacagim moruk, guya ben de artik dert yanmayacaktim. Efkarlari abartmayacaktim oylece kendi haline birakip bosverecektim. Kaderin boyle imis deyip boyun egip yuruyecektim hatta artik belki mutlu olmaya cabalayacaktim.</p><p>Artik dilim varmiyor anlatmaya bu kalemi kirilmis hikayeyi. Ama buraya not olsun hic birsey eskisi kadar da basit degil, de ki hayat tamamen tesadufen basina gelmeyenleri horgormek ve tesadufen olanlari basari saymak</p>wildcenohttp://www.blogger.com/profile/04449506775793167313noreply@blogger.com3tag:blogger.com,1999:blog-20263197.post-27015913485863314632020-05-30T02:32:00.003+03:002020-05-30T02:41:44.002+03:00boka sardık moruk son bilmem kaç yılda. serhat neşesikerden en son haber alalı ikibinonbeş senesinden bugüne geçen zamanların sayılamadığı kadar çok olmuş.işte burada senin gidişinle nedense aynı takvime denk gelir buralar. ibrahim dersen artık onunda filozofluğunu siktiler afedersin. artık eski ibrahimden kalan tek şey ibrahimin içinde kendine bile söyleyemediği espri dolu hayalleri. bir daha ne kadar içinde tutar kendisinden gizlediği hayalleri bilinmez. sen olmuşsun ikinci baba olmayı bekleyen birinci baba. ama sen bu olmalıymışsın da bunca zaman rolden hesap takılmışsın hayatta yada hayatta mutlu rolü yapmaktan alışa gelmişsin de yeni bir rol bulmuşsun kendine de iyi yapıyorsun yenisini. ben de moruk plazan hayatalarda fuckılıbilitemi yükseltiyorum gün doldururcasına günü belirsiz zamanı yok mekanı buralar dünya direksiz kubbenin altında. hakkını vermek lazım moruk güzel sikiyorlar bizi sesimiz bile çıkmıyor artık, efkarımız bile yükselmiyor tıpkı yükselmeyen promillerimiz gibi. ne yediğimiz dayak ne içtiğimiz şarap tesiri yok bu modern adlı kamuflesi yüksek bir o kadar da yavşaklığı almış gitmiş felek elinde. haylide alıştık, vucut belki müptezel oldu bu duruma lakin eski tadı yok artık ne yalan söylim. tad dediysek lezzetli değil o acımsı buruk his bile doğmaz olmuş, dilimizi kesip o tadı da engellemişler bizden. işte sorarsan kesik dilimiz nolmuş diye vahlanamadık bu duruma da. ne yalan söylim moruk şuanda sanma bende dertler yerle yeksan oldu da buralarda takılıyorum, işin aslı taşeron gün sonu raporu atacak da ben de onu müdüre göndereceğim. işte bir de buna efkarlanıyorum önce ben de eski ben değilim diye, sonra mailleri güncelliyorum elimde olmadan. neyse moruk bozulmasın diye buz dolabına konulan ama bir türlü rakı sofrası kurulacak gün gelmediğinden haydariye doğranamadığı için aylar sonra bozulmuş lan bu diye atılan salatalık gibiyiz her birimiz.wildcenohttp://www.blogger.com/profile/04449506775793167313noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-20263197.post-27899076990954668882019-10-04T21:52:00.000+03:002019-10-04T21:52:15.787+03:00moruk hani bizi öldürmeyen şey güçlendirecekti, at yalanı sikim inananı, zira ben çok inandım ondandır herhalde bu istanbul yolcusu müjde ar'a imrenen halim. her seferinde aynı umut bekledim, bu sefer dedim... lakin yoruldum be moruk artık içesim bile gelmiyor...wildcenohttp://www.blogger.com/profile/04449506775793167313noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-20263197.post-18493767044254024272019-09-07T09:59:00.000+03:002019-09-07T09:59:07.942+03:00bir cumartesi sabahı çürümek nedir hatırlar mısın moruk, ama işte bu senin hatırladıklarından değil. kanını emer içinde, müzik dinleyemezsin sırf o sebepten. ve o sebep uğruna yaptıkların aklında fırtılar oluşturur, sinirlenir kafayı yemek üzere hissedersin, tek çare kendini bu hisse bırakmaktır, ta taa kötü haber aklını kaybetmiyorsun. yanlızlığın tüm kirpiklerini çımbızla yoluyor. arayacak allahın kulları yok çünkü artık hepsinin zaten derdi başından aşkın. içte bu sebepten dışarı çıkamazsın evde duramazsın sana kalan çürümeyi beklemektir.wildcenohttp://www.blogger.com/profile/04449506775793167313noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-20263197.post-52524664994232499982019-09-03T01:03:00.002+03:002019-09-03T01:04:40.745+03:00neyse moruk yavaştan selam edelim yerlerimize oturalım zira hala oturacak yerlerimiz varken, hele de bir dur lafa girmeden bir müzik koyayım alttan.<br />
<br />
<iframe allowfullscreen="" frameborder="0" height="270" src="https://www.youtube.com/embed/pfhuVE-uda4" width="480"></iframe><br />
<br />
de haydi bağıra bağıra söyleyelim bu akşam bir geçmiş zaman türkülerince dertleri dermansız kalemlerden düşerken divitteki son damla misali. lan moruk gaye söylüyor işte, haydi şeref ile tüm şerefsizlerden gelenlere bu gece kadehler yerine dertler tokuşturalım. sen var uyu ben beklerim ilk nöbeti zira zaten bekliyoruz bilmediğimiz bir hayat denilen soğuk ehlikeyf içerisinde buzsuz, demsiz, susuz, varsın bir işe yarasın bekleyişimiz zira gelmeyecekse o yar.<br />
<br />
moruk bak harbiden öğüdün üzere bu sefer yumdum gözlerimi, yürüdüm öylece. kabul ettim bana verilen görevi. hani sizde onayladınız hani herkesler de onayladı, verdim kendimi mahalle baskısının akıntısına dedim hacut kaderin bu eğ boynunu yürü usul usul ve zevk almaya bak. hani de öğrenmişim rol yapmayı sittin senedir hayatta yaşar gibi yapmaktan, bence naçiz fikrim monşer iyi yaptım rolümü de işte olmayınca oluyor bak sana yazacağım sene ikibinondokuzeylülayının bilmemkaçıncı gecesinde istanbul akşamında bile elektrik kaçınca kaçıyor moruk, olmayınca olmuyor. yalnız elin oğlu yapıyor misal bilgisayara batarya yapmış hala yazıyorum işte elin oğlu yapıyor moruk da ben yapamıyorum. olmuyor bak gitti oda.<br />
<br />
yanlız gidiş ne gidiş bu sefer akıllandım ama bu gidişin ardından analiz yaptım zira mühendis adamız en nihayetinde, buradan montekarlonun da amına koyayım, tıpkı bilmem neredeki amcamgiller gibi. baktım moruk bilmem kaç ilişkiden aklımda kalanları başarı sıralamasına koydum, puanlar verdim aklım beni yanıltmadıysa, zira en sevdiği şey sanırım beni yanıltmak. yoksa neden sanıyorsun boş otobüste ayakta bekleyen yolcu gibi buldum kendimi bunca zamanın sonunda . şimdi moruk düşüneceğim konu neydi diye zira seni yormayayım, malum sen krediyi düşün kaynanayı düşün işte servise geç kalmamayı düşün, bir de hafta sonlarına piknikler ayarlarla, çocuklu başka çiftlerden. zira o çiftler etrafındaki bekarları çatmak niyetinde olduklarından sırf izninle onların da bir iki tık sıçayım suratlarına rengarenk.<br />
<br />
işte sıraladım ve magazin programı top beşi değil moruk, iki defa dedim ben evlenirim lan ben. ve sonra fark ettim ki ben de göt herifin tekiymişim.<br />
<br />
benim gözler görmüyor artık, görmeye başşlayınca yazayım en iyisi ben<br />
<br />
<iframe allowfullscreen="" frameborder="0" height="270" src="https://www.youtube.com/embed/RFO7kzBWDYE" width="480"></iframe>wildcenohttp://www.blogger.com/profile/04449506775793167313noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-20263197.post-25260675082352475752019-07-03T14:47:00.000+03:002019-07-03T14:47:48.050+03:00"beğenmeni değil, çok sevmeni istiyorum." dediwildcenohttp://www.blogger.com/profile/04449506775793167313noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-20263197.post-23821672273472103892018-12-10T22:55:00.000+03:002018-12-10T22:55:19.747+03:00moruk bugün, rakının yanına mezeler benden buyur aq<br />
<br />
<iframe allowfullscreen="" frameborder="0" height="270" src="https://www.youtube.com/embed/Kz7pEzI4R34" width="480"></iframe><br />
<br />
<iframe allowfullscreen="" frameborder="0" height="344" src="https://www.youtube.com/embed/5KqtsqI-WIs" width="459"></iframe>wildcenohttp://www.blogger.com/profile/04449506775793167313noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-20263197.post-33274220557346134622018-09-24T00:48:00.000+03:002018-09-24T00:48:32.519+03:00hadi kendimizi kandıralım moruk bu aksam tıpkı diğer her zaman ki gibi, hiç içmedik misal bu akşam. bu akşam yine ciğerlerimizi sigara dumanı değil de bir sevdanın ateşi ısıtıyor olsun. misal erkan uğur dünya size güller bize çalmasın. misalen bir kadeh doldurulsun kan kırmızı saraptan, valsler edilsin sevdicekle. borclar kafada olmasın. ne alacaklarımız ne de vereceklerimiz olmasın, kalpten yana. acaba bunlara da inanabilir miyiz hayat gibi? eh ben bu kadar kurabildim, sende geri kalanı doldur moruk, kaldıysa sana hayattın bıraktığı bir boşluk, kolay gelsin.wildcenohttp://www.blogger.com/profile/04449506775793167313noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-20263197.post-89476572061221616512018-09-19T23:35:00.003+03:002018-09-19T23:35:39.202+03:00Asagidaki satirlar bir unkown morugun cevaplari<br />
<br />
"Ah müjgan ah! Ölmüşüz de aģlayanımızın bile kafasını cama sıkıştırmışlar iffet misali.Bilirsin bir çiçek vardir;güzel salgılarıyla aptal sinekleri çeker. Iki damla nektar aşkına canından olur sineğimiz diye başlardim eskiden ve kesin bağlardım bir yere. Ama o işler oyle olmuyor artık. En son hatırladığım yaş olmuş 28 oturuyorum bölümün önündeki bankta. Hatırlamıyorum ama kesin dertliyim. Hayatın bizi ailemizle sınadığı dönemler. Hani herkesin çoçuğu einstein ya;herkes bunu daha doğmadan anlıyor ya iste bizimkiler anlamadı. Biz süt sıcakmış diyene kadar acaba dediler biz nerde yanlış yaptık! Hatta zaman zaman yakıştıramadılar bizimki akıllı ama saf kesin arkadaşları kandırmıştır karıya kıza dalmıştır ondan boyle dediler. Neyse lafı çok uzatmayalım. Herkesi uğurladık. Biliyon seni de uğurladım. Kendim bizzat ekseriye çok uğurlatkan bir insanım. Hatta boyle giderse tahminimce ben cok cok uzun yaşayıp çevremdeki kimseyi kaybetmenin acısını yaşayamayacağım. Hikayenin bundan sonrası bulanık. Aklımda parça parça anılar var. Termalden görüntü almışız bir araba tepenin arkasinda durmus 4 kisi inmiş. Ne bok yemeye bilmiyom silah bile almadan yurumeye baslamisim. Arkadan koştur koştur yetişmişler komitanim napiyon intihar komandosumusun diye. Ne bok yemeye yaptim onu da bilmiyom zaten bi bok da olmadi. Ama gelesim yok askerden onu hatırlıyom. Neyse kalalım dedik yaşin tutmadi ihtiyar de bas git bak bakalim hayatta baska bisey bulacanmi dediler. Sonra hatirladigim datçadayim. Her goren diye allah sevdigi kulunu datcaya yollarmis. La diyom yanlisiniz var ara ara seviyomus gibi yapar ama normalde beni sevmez. 3 yil kaldik. Elinde ne kaldi dersen cok nadir gorusebildigim bi kac arkadas disinda hayal gibi ruya gibi bisey. Ne ara kiz istedik o tuzlu kahvenin tati nasildi neden tuz kafami ayiltip da ne bok yiyom ben dedirtmedi falan o çok başka bişey. Sanırım bir dönem insan beyin,beyincik, rolando yarığı falan bırakıyo ve vucutta omurilik kayyum olarak görev yapıyo ve tekrar çalışması için bolca alkol gerekiyo. Ondan mütevellid soguktan donan insana da kanyak dayıyorlar. Amma velakin soğuk devam ediyosa kanyak ne fayda. Bizimde soğuğumuz devam etti. Nasil ki universtede , askerde sisteme tepki gosterdiysek is hayatinda da mazlumun hakkı garibanın derdi derken zihinsel masturbasyonlarla hayatıza devam ettik ve sandık ki hayat bu. Topragı bol olsun mekanı cennet rahmetli cervantes kaderimizi yazmiş gibi yel degirmenlerini dev yapip atımızın halini vaktini bile sormadan mahmuzladik devlerin üzerine. Hani kemal sunal diyor ya tukursek agayi tukrugumuzde bogariz ama gorunce o bigazimizdaki bi damla tukrur bile kuruyor. Tukuremedigimiz icin agalarımız hep bizimle eğlendi ve biz zihinsel geviş getirmelerimizle en kıymetli seyimiz olan zamanımızı börkeneklerimizden cıkarıp cıkarıp agzımızda ezmekten oteye gidemedik. Neyse lafı daha da uzatabilmek icin lafı uzatmayım diyeyim. Simdi sen sanıyon ki senden baska her yerde dünya dönüyor. Seninkisi durmus. Dunya durmus basgan dönen kafamız ama icimiz ayni. Sen ne anlatirsan anlat dinlerim ben vakit de var aslinda ama anlatma sirasi bana geçince ne bok yiyeceğimi bilmiyom. Bizim hikayeler artik seninki kadar afilli degil. Ne anlatim ki evlilik coluk cocuk,kaynana falan iste. Araba aldik bi tane hem de krediyle. 38 yasimda bitecek kredisi insallah. Sonra bir de ev kredisine girecez. Kısmetse onu da 50 yaşimda bitirmeyi planliyom. Her sabah ise giderken beyaz yakali is arkadaslarima icerliyom. Cunku onlarin derdi daha kisa vadeli. Ne bilim yurt disi gorev olsada harcirah kazansak,ogle yemeginde somon yesek,mudur de hic bakmadigi excel dosyalarini istiyo falan. Arada dusunuyom la diyom moruğum burda olacakti ne harcirah dusunurdu ne mokacinomtrak kahveler. Sabah beraber bi yardirdik mi ne kadar is var belasini verir kalan bir hafta goy goy yapardik. Arada aksamlari icer sabah ise gec kalirdik ama patron is bitiriciligimizi o kadar severdi ki firça bile atmazdı gibime geliyo. Yan fabrikadaki kizlari keserdik ama hic konusmazdik uzaktan keserdik. Gerci sen duramaz gider konusur erkek arkadasi oldugunu ogrenir geri donerdin. Muhtemelen kiz erkek arkadasi yoksa bile var derdi. Neyse monşer işte sozun ozu bungun gittik doktora bebücük 7 haftalikmis. Kalp atisini dinledik. Massallah 158 basıyo. Babası gibi olacak kerata. Bi yanim diyo isallah olur oyle steakın suyu,levregin limonu falan dert etmez sorgular,iyi dogru ne biliyosa ordan yurur diyo. Diger yanim da yurudun de nereye vardin be hey pezeven bak millete ne guzel yasiyo diyo. Simdilik ayik kafayla yazdim isallah bi gun içip arayacam. Ne demis oz hakiki urfalılar: sen siye iyi bah. Ve adıyamanlilar eklemiş: ha benim guzel babam :)<br />
<br />
Bi yere kopyala o zaman da sileyim. Hanim gormesin"<br />
<br />wildcenohttp://www.blogger.com/profile/04449506775793167313noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-20263197.post-81522083738505074982018-04-07T19:30:00.002+03:002018-04-07T19:30:19.914+03:00müslüm küsmüş aynada baktığı yüze, eh bize aynaya bakmak bile düşmez, yüzsüzlüğümüzden değil. pek gidecek kapımız da kalmadı moruk, serhat yok artık ikibuç seneyi devirdi ses vermeyeli. yok üstüne alınma moruk ama serhat daha bir bizdendi de. işte elimizde bir rakı mezesi hikayesi daha oldu. "hiç unutmam bir gün..." diye başlayan hikayelerimde vardı moruk ama, elimizde kahraman kalmadı, eh kahramansız hikayede sana gelmez şimdi.yoksa hikaye köpeğin olsun. sende yavaştan çocuk hesabındasın, ibrahimin bebe olmuş okula gider. ha sanma bende mahalle baskısına karşı geliyorum artık da mahallenin bana çözümü yok. geç kalmışız artık kesmez olmuş giyotin yada kafamız çok kalın. aslında ben elimden geleni yaptım inceletmek hatta baktım tek başına zor ellere de verdim kıvılcım çıkana kadar sürtündürttük duvara da işte nasır olmuş erken başlayınca.<br />
neyse moruk kısa tutalım zaten senin zaman yoktur dinlemeye, benim de rakım azalıyor bakayım başımın çaresine. haydi selametle.wildcenohttp://www.blogger.com/profile/04449506775793167313noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-20263197.post-21070632097530133992017-09-24T00:36:00.001+03:002017-09-24T00:36:45.933+03:00moruk eskiden bir düşüncem vardı, "biz dunaya gelirken daha iyisi için soz vermediler, yani bundan daha iyisi yok" . iyi hissettirdi vesselam ama şimdilerde göğüsümde beyazlar var. şöyle bakınca geriye hayat negligible zamanlardaki mutlulukların arasındaki diğer bütün her şey ile dolu. yani insan garip bir varlık yaslandıkça öğreniyor, ama öğrendikçe kafası daha bir karışıyor. belkide insana fazla olan şey bir kafadır. ben bu dunyanın gotune koyam moruk hani beni siktir et seninde hayatını senden alıyorya. çıkışta beklesin adam toplayıp geliyorum bizgillerden. hani bize hesap soracaklar ya moruk, bize de sıra gelecek mi? biz de hesap sora bilecek miyiz bu dünyadan? hani soramayacaksak ölümde cok bir bok değilmiş moruk.wildcenohttp://www.blogger.com/profile/04449506775793167313noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-20263197.post-25001363824381135062017-09-07T02:54:00.003+03:002017-09-10T20:40:02.858+03:00Moruk sana cuk kadar bir cep telefonundan yazıyorum bunları ondan çokta sallama yazım hatalarımı. En azından yazım hatalarımı sallama. Onda bari beni mazur gör. Ben bir aziz nesin değilim. Ben nesin diye sorunca bir cevap bulabilmiş de değilim.<br />
Kaldı ki aslında lafı artık her şeyi cep telefonu gibi küçücük seylere sigdirdilar hayatlarimiz gibiye baglayacaktimda laf da uzadi gereksiz yere, ne ise yaradigi belirsiz hayatlar gibi. Anlatilacak cok sey var da moruk artik anlatacak cok degil hic kimse yok.<br />
Eh sana da anlatacagim bir hikaye de var hala aklimda. Hayatimda pek bir sey kaldi aklimda ki pek cogu yasanmamis. Ani dedigin yasanmisliklarla olmaydi degilmi moruk. Ha al sana en tatli ironi yersen. Kaldi ki hepmiz isteriz baligimizi yerken muzaffer akgun soyledigi bir ara denizinde kenar sira ha rakimizdan bir instagram anisi paylasmak.<br />
Gel gorki instagramda bizim kulturumuzden degil tipki ogrendigimiz ve yasadigimiz kulturel ironiler gibi ne yasadiklarimiz istediklerimiz me paylastiklarimiz yasadiklarimiz. Iste tamda burada soylemis gibidi repligini "<span style="background-color: white; font-family: "helvetica" , "arial" , sans-serif; font-size: 14px; text-transform: lowercase;">sen gittiğimi sanıyorsun baba ama aslında ben hiç gidemedim, gittin diyorsun ama bir türlü de dönemedim. aslında ne gidebildim ne de kalabildim". </span><br />
Iste mudur bugun oturuken eski bir dostla ki moruk sende seversin ibrahimi anladim ki bende siktir olup gitmeyi basaramamisim. Bir yanim kapitalizme bir tatli dis bir yanim arasbeak kulturle eziklenmis kucuk emrah ki en cok bu yakti cigerimizi en cok lan biz boylede iyiyiz lan diye sevindik iste bir yanimizda turk sanat musikisi ile zevk eylemek pesinde<br />
En niyaheyetinde moruk desigin gibi "dusun 30binlira borcun var, ayda 100lira odesen..." de moruk ben neyin pesindeyim allasen?<br />
Birde hatirlarmisin bir mahalle baskisi vardi dem vurup canina yandigimiz, sen simdi bunun neresindesin bilmiyom ama senin de bir ara sifatina sicayim zira gelsende su zikkim yere yazacagimiza iki kadeh ile konussaydik- ben yine o mahalleyi mahalleleyile yakip nasreddin hoca misali "yorgan yandi ama pirelere de oh oldu" demek gibi efsanevi dusunceler pesindeyim. Ki yine anilarimiza bir yasanilmamislik daha kazinsida bekcinin sapkasini calma hikayesi yanliz kalmasin.<br />
Ha sorarsan moruk 30bin borc nolacak diye ben para kqzanmadan once hic borcum yoktu moruk.<br />
Ah lara acilara kalp kiriklarimiza kalbini kirdiklarimiza gelme moruk onlar borc degil. Zira ne odeyen cikti ne odeyebileigimiz ama sorarsan gotumuzde bir kamci saklar durur.wildcenohttp://www.blogger.com/profile/04449506775793167313noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-20263197.post-81985894928078752632017-07-29T00:05:00.000+03:002017-07-29T00:05:22.442+03:00bu aralar şair bir şeyler demiş olsa iyi olacak, yoksa orhan baba yorulmuştur söylemekten. o değilde varsa kaderi yazan acaba bu kaderi yazarken kimse seslendi, hatırlar mı sorsak? şimdi sanıyorsan burada hayat hakkında üç beş laf edilecek de sen de naciz faydalanacaksın, öyle hem hayat deyince üçle beşle olmuyor moruk zengin olacaksın üçün beşin lafı edilmeyecek yanında illa edeceksen adam tut ettir misal ama sen gene etme. şaraplar bile boktan artık, yada artık damakta tad kalmamış değmiyor bu damakla şarap içmeye yada içmeye uğruna çok da bir bok kalmadı. bizimkisi içmek olsun işte. yoksa nerede elektromanyetik kitabını nalburun raflarına bırakıp gezmeye çıkan gençlik. moruk artık gençlik değil götü pamuk insanlar olduk it sürüsü bile olmaz anladın mı.<br />
boş ver moruk gene de orhan söylesin ben susamwildcenohttp://www.blogger.com/profile/04449506775793167313noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-20263197.post-11683386429060778062017-06-02T18:38:00.001+03:002017-06-02T18:42:04.333+03:00neyse işte <i>o halde bir yazı tura at, eski günlerdeki gibi </i>dedim ki kendime, inanır mısın moruk, uğruna yazı tura atacak bir seçim bulamadım. sanki her şey çoktan seçilmiş gibi hissettim sonra. acaba tüm seçme haklarımızı mı kullandık şimdiye dek yoksa zaten bizim hiç yok muydu. ben mi çok yanlış gelmişim acaba.<br />
<br />
bir de moruk belki daha ölmemişsin ama biraz.... neyse artık küfür et<b>meyeceğim.</b><br />
<br />wildcenohttp://www.blogger.com/profile/04449506775793167313noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-20263197.post-74222972196152122862017-05-23T02:19:00.000+03:002019-04-22T02:02:04.326+03:00uzun vakittir, kendimi bıraktım akıp giden her neyse ona, dalgalara kültür dediğin o zamazingonun bana zorladıklarından biraz biraz, ve her neyse işte uzun uzun yaşadım bir kelebeğin ömrüne referans alınınca.<br />
<br />
bir fotoğraf karesi aldı beni bu aldatmacadan, kendine tecevüz edilirken "dolandırıcı vaaarrrr!!!" diye bağıran kadın gibi geldim kendime. bilir misin moruk o hikayeyi tıpkı hayat masalı diye yutturdukları bir dünya bilmediğin masal içinden. işte bir tecavüz esnasında kadın bağırınca böyle adam der "ben dolandırıcı değilim tecavüzcüyüm", kadın "buncacıkla tecavüz mü olur," "dolandırıcı vaarrr!!!"<br />
<br />
işte moruk biz kaderde kedere de razı geldik fakat orada da bir aldatma mevzu bahis oldu. benim içinde bulunduğum insanlık her şeyin doğalını yiyormuş gibi balın doğalını arar. o doğuştan hazır etiketten kandırılmayı seçmiş. çoluk çocuğa karışmış moruk, baktım ki üniversite yıllarından bir fotoğraf karesi işte, bütün o bıyığı yeni terlemiş anadolunun yağız delikanlıları şimdi çocuklarına beni amca diye gösteriyorlar. karacaoğlan gibi bir kız bana emmi dedi diye dert ağlayacak değilim.<br />
<br />
neyse buraya kadar olan her şey fasa ve fiso kısmı olayın. işte kalan kısmında kocaman bir yalnızlık var bir ömrümüzü yalnızlığımızı unutmak için feda eden cinsler bizler değil miyiz. ve moruk zaman izafi dediler de benim bu izafiyetle çok derdim var içerlediğim dertlerden biridir de o konumuz değil işte o zaman geçtikçe öğrendiğim bir şey daha oldu. her geçen zaman daha da yalnızım. rakının tadı bile eskisi kibi sökmüyor beynimi. işe yaramadığını bile bile denemekten vazgeçmediğim şeyler var hayatta; rakı içmek, yaşamayı denemek gibi mesela.<br />
<br />
içimde artık eskisi gibi küfür edecek, celallenecek, lanetler okuyacak, gelmişine geçmişine, ağıcının köküne sövecek, rakıyı şişeden dikleyecek ki onun da boğazına bekaret halkası taktılar uzun vakittir ateşim yok. yok öyle eskisi gibi bir moruk, törpülenmiş, kulak memesi kıvamına gelinceye kadar anaosda bekletilmiş ve acı ile terbiye edilmiş benliğim var. ama o da sana gelmez de gelişi bize epeyce pahallıya mal oldu, oluşuna verecek yerde bulamadık. Tadilat nedeniyle dedik, kapatıyoruz dedik, işte öyle fıkrasına gülünmeyen adam gibi kaldık.<br />
<br />
sen bütün bunları okuyamazsın moruk vaktinde yoktur zaten, eşin yada çocuğun ki uzun zamandır haberim de yok ne hangilerine sahipsin ama işte onlardan biri izin vermiyordur zaten okumana, kısaca ne istersen de, zaten tamlayacak ismimizde kalmadı sıfat bile çok görüldüğünden bu bünyeye ben tamlanamadım.<br />
<br />
sana bir hikayemi anlatarak bitirmek isterdim de cümlelerimi hikaye yok müdür artık bende yok, dün bir şey olmadı, tıpkı son birkaç bin küsür dün gibi.<br />
<br />
a bak ne geldi aklıma geçen günlerde ki ne kadar geçtiği meçhul, biri beni alkolik olarak sıfatladı, onun için bu kadar basit idi, insanları kırtasiye rafındaki kalemleri yarıçaplarının milimetresine ayırmak gibi. moruk, bilmiyorum insan lanetlenir mi, lilith den beri. demek ki pek de hayat öyle tahmin edildiği gibi olmuyor lavuk hayatta gerçekler ki bende başarılı, iyi bir insan olmak için hayaller kuran bir çocuk olmuşluğum vardı ünyenin varoşlarında büyürken.<br />
<br />
büyüdüğün yer ünye olunca moruk, insan varoş nedir, şehir nedir kasaba nedir haliyle bilmiyorsun yetişirken.ucuz uyanık geçinmenin meziyet sanıldığı, sürekli "ben bilmiyordum ki" savunmasının kol gezdiği. fakir ama göt veren fırsat bulunca çakan tefecinin elindeki tefecilerin, bir mısır koçanı için mahkemelere düşenlerin memleketi, insanın çıra yakıp aranacağı lakin hiç bir taş altına suretinin düşmediği kara parçası la orası.<br />
<br />
daha girizgahını diyemedim de anlatacaklarım kaldı dilimde, anasonun sonuna geldik tıpkı beyaz peynir gibi, darısı hayatın başına. bir fırsat bulursan ara moruk, neyse çağrı falan atsan da olur gerçi çağrı atma işi kalkmıştı değil mi mesaj da geçiyor .<br />
<br />wildcenohttp://www.blogger.com/profile/04449506775793167313noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-20263197.post-54403896916513425992016-11-16T21:15:00.002+03:002016-11-16T21:15:32.576+03:00"yalnızlık, her kimliğe her kimliğe doğuştan yazılı tek uğraşıdır insanın yaşama sırasında, tek sermayesi, sahip olduğu tek şeydir, kıymetini bilmeli. yalnızdır insan, hep kalabalıklara karışma telaşı bundandır. kabalalık yalnızlıklar, yalnız kalabalıklar oluşur şehir şehir, ülke ülke. kalabalık arttıkça artar yalnızlıklar. insan bir ölümü istemez bir de ondan beter yalnızlığı. ama ikisi de gelir muhakkak bir yalnız yaşama sırasında. ölümün değil ama yalnızlığın bir tek çaresi var, tek çaresi aşktır bir yaşama sırasında nefes almanın. zaten oda ortak bir yalnızlıkta buluşmasıdır iki yalnızın"<br />
<br />
ta amına koyayım tüm tek yalnızlığını özleyip aşkları bitirenlerin, ne yalnızlığı ne hayatı ne de ölümü becerebilenlerin selamı ile.wildcenohttp://www.blogger.com/profile/04449506775793167313noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-20263197.post-63764882236349127862016-10-16T03:25:00.001+03:002016-10-16T03:25:56.957+03:00moruk gene geldim ben, yine sana sövmeye ama aslında gıyabında hayatın. taa amına koyulması gerekenlerin sıfatlarını bulamadığımızdan, kaldı ki artık yanlızlık okadar derinlere inmişken kemilerimizde ne hacet lösemi bize, işte o denli bir biranın yanıda ruhi su söylerken anlatacak kimse olamdığından derdi işte en çok sövülmeyi sen hak ediyorsun. bak moruk ne dicem bu dünyada en temiz başardığım bir iş var ki yanımdaki herkesin ruhunu siktim kafasını üttüm canını sıktım işte senden de bir kurtulsam. her canım sıkıldığında ama öle sıradan günlerden farklı ağaç kakanın ustaca kaktığı ağacaç gibi ustalıkla sikiyoruz işte hayatımızı, yada karamuratın yandaşları gibi bütün suçu üstleniyoruz, zaten sikilmiş hayatlarda faili meçule kalmasına yüreğimiz izin vermiyor, hayata zaten gelmişiz ölmeye bari hayatımızı biz sikmiş olalım diyoruz hiç bişey beceremediğimiz bu çift kapılı zamazingonun tam da ortasında.<br />
<br />
diyecektim ki senin derdini sikim, de banada inandırıcı gelmiyor daha kendi derdimi sikememişken sana iyilik yapmak kenara dursun. amma lakin olgunlarda anca bir bira ısmarlarım. ha sana sövemye gelmiştim de tüm hayatı sikilmişlerin adına, seninde bir kabahatın yok be müdür, alt tarafı bi bok anlattığında yok onca anlatılması gereken dururken, hiç olmuyor bu anlatmalar dertlere yetmiyor içimde kıvranan kurda kelimeler yetişmiyor, belki benim kelimlerin yetersizliğindendir dediysem de seninkide yetişmedi sonunda sidik yarışını anca bir mermerden ki kısmet olursa mezar taşında son bulacak fatihanın gözlerinden selam eden iki satır galip gelecek.<br />
ha unutmadan senin ta amına koyam. gecenin şu vakti gene hayatımın içine etmişliğin var, işte böyle basit yaftayı yapıştırıp kaçmak. kaldki ki bu hukuk sisteminin de amına koyam yafta yapıştırmak kolay.<br />
hayallerden bahsedenlerede hastayım ki tek hastalığım bu değil, olmadı bana uymadı o hayaller hep bir içine eden çıka geldi. şimdi sövsem birine diğerinine hak geçececek ondan işte bir sana sövmek kolay. ne de olsa serhatında hayatı kaymış varlık desen değil yokluk desen değil. evede artık girilecek gibi değil ev benden yanlız benden dertli garibim, artık ben bile duvarlara yandaş olamıyorum, şu sikik duvar kadar ayakta duramadık. onlarıda sikiyorum sigarının dumanıyla. işte buralar hep sex morukda ancak bir kevaşenin aldığı kadar zevk almadığım bu dönen zımbırtının üzerinde kıyamette kopmuyor mirim, bizde şans yok. küresel ısınmadan umutluydum da oda fıs çıktı benim gibi.<br />
<br />wildcenohttp://www.blogger.com/profile/04449506775793167313noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-20263197.post-72252513827370680822016-03-07T14:42:00.000+02:002016-03-07T14:42:01.262+02:00bir sessizlik oldu...<br />
'günün birinde diye anlatmak istediğim hikayeler var' dedim sessizliği bozmak adına çığlıklarım yerine. 'bizim hakkımızda mı, hiç tanımadığımız kişiler hakkında mı' dedi. 'bizim hakkımızda da var, ama şuanda bunları duymayı hak edecek kadar bana yakın değilsin' deseydim ki diyemedim. dilime örs düştü. 'her şeyden var az biraz' diye bağladım cümleyi. işte yine o ölümden damıtılmış soğuk sessizlik büründü havaya. ışık hızıyla uzaklaştım. bir ses duydum derinden, bir klarnetin son nefesini verişi uğuldadı kulaklarımda. 'müzik dinleyesim var ama daha önce hiç dinlemediklerimden ve tam benim için olacak, şuanda hiç bir şey bana değil' demişim işte o ara. ses etmedi...<br />
<br />
'her şey olacağına varır, en kötü ne olabilir ki' dedi, en kötü ayrılırız diyecekken araya 'kötü diye bir şey yok ki' diye geveledim kelimeleri.<br />
<br />
sessizlik saniyelerin içinde büyürken zaman aklını yitirmiş gibiydi. saatlerce konuşan susmayan sanki biz değildik de konuşma yeni bulunmuş biz henüz kendimizi ifade edecek kadar öğrenememiştik.<br />
<br />
bir dünya avuçlarımızdan, sevgi kalbimizden sökülüyordu, hiç birimiz tek bir hamle dahi yapmıyorduk, durdurmak için.wildcenohttp://www.blogger.com/profile/04449506775793167313noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-20263197.post-69718209667295327852016-02-11T14:37:00.002+02:002016-02-11T14:46:53.354+02:00mehmetali, nesrin'nin gönderisine yorum yaptı, mine süleyman ile arkadaş oldu, ozan nurgülün fotoğrafını beğendi, burcu meleğin fotoğrafını beğendi... moruk ben bibok beğenmedim, hemde hiç beğenmiyorum bu aralar, cemal süreyayı bile beğenmiyorum, o kadar. inan ki senin yaptıklarını da beğenmiyorum. ne menem bir adam oldun çıktın sende, gittin bir kıza abayı yaktın. rakı sofralarında azaldı sırf bu sebepten bir meze.<br />
bazen insana hiç bir şey yetmiyor, mesela sana belki para yetmiyordur, bana da dertler yetmiyor moruk. insan hayata ve dertlere alıştıkça artık, az geliyor dertler. daha ağırını istiyor canı, işte en büyük dertte insanın hayatında kendine yetecek bir derdi olmaması oluyor, tıpkı bir hayat kandının sevişmekten hiç bir şey hissetmemesi gibi, orospusu oluyorsun dertlerin. tam bu noktada sana ait olan şeylerin elinden alınmış olması -ki mesela hayatının- koymuyor, eksik alındığını düşündüğün bile olur ki o kafayı almadıkları sürece böyle düşünmeye de mahkum kalıyorsun.kaldığın yerler tarihte bir sayfa olsaydı en kirlisinden bile razıydık, zira buralarda çok üşür olduk günahkar bedenimizde.<br />
belkide bu kadar soğuk olmasaydı zamanında zamanı doğru kullanmayanlar, ki geçen vatandaşın biri -ki kendisi hatırı sayılır dereceden işin uzmanı "sen şuana o kadar hapsol muşsun ki" dedi, "hani ulan -an- dı yaşamamı.." diyecek oldum ki yaşamak varmış cümlenin içinde ben hep o noktayı atlamışım.wildcenohttp://www.blogger.com/profile/04449506775793167313noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-20263197.post-3443562197162186902015-05-22T20:19:00.002+03:002015-05-22T20:19:42.839+03:00Baba olmak ne demektir bilir misin... Peki ya baba olmadan baba olmak zorunda olmak ne demek bilir misin? Koca bir için baba görevini devralmak, hem de bu görevi mükemmel yapan birinden devralmak, baban bayrağı sana devredince ne yaparsın bilir misin?<br />
<br />wildcenohttp://www.blogger.com/profile/04449506775793167313noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-20263197.post-14006051487010963582014-08-23T08:43:00.001+03:002014-08-23T08:44:54.570+03:00tecrübe edeli hayatta ümit etmenin yanlış olduğunu ve ben ümitlerin yerlerini yellere bırakalı hatrı sayılır vakit olmuştu. Lakin biranlık sahra görmüş gibi ümitlendim adımlarım koşmaya başlarken. Tıpkı her güzel şey gibi buda olmadı hayatımda, yok hayır demogoji yapmıyorum, derdim arabesk sözler söylemekte değilde iki gözüm, lakin gerçekler böyle. Hani bu dünyada afedersinde çarkına sıçılacak cinsten azizim, yoksa bizim götümüzü tutamadığımızdan değil herşeyin boka bir güzel boyanması. Lakin ansonun suyunu ayarlayıp girişeceksin sökeceksin beynindeki kirleri, ancak ozaman arınır belki ruhlarımız. Sadet ne de olsa bizim eve gelmez, kaldı ki kimsede bize navige etmez sadete giden yolda, hep ilk kavşaktan ters yola giriyoruz da ceza hep bize sadete gitmeye çalıştık diye kesiliyor. En büyük hatamdı benim düşünceli olmak, bu hayatta düşünceli olmakla lanetlenmiş benim hayatım, promilin beynime ulaşmasını beklemekten başka çarem yok lanetimden kurtulmak için. Lakin sizlere hep çareler ürete bilirim, egolarınızı tatmin etmeniz için elimden geleni yaparım. Gözlerim göremiyor artık görülmesi gerekenleri, o halde ne farkım var bir körden, şimdi sessizce unutun söylediklerimi. Hatta gidin yatın uyuyun bence güzel monoton hayatlarınızda Az ben bu hayatla çekişmem lazımwildcenohttp://www.blogger.com/profile/04449506775793167313noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-20263197.post-39690665501002986532014-07-20T02:41:00.003+03:002014-07-20T02:41:55.942+03:00Alt katta piyade bölüğünde bir çocuk var, sanırım diyarbakırlı. Hergördüğünde beni selam verir hal hatır eder. "Osman abi, nasılsın.." Öyle bir içten ve saf derki, sanarsın hayatında hiç osman abisi olmamış, ama hep bir osman abisi olsun istemiş. Bende diyemiyorum benim adım hamdi osman değil diye. Kırmak istemiyorum, o gözler öyle neşe dolu bakarken bana. Sanki adım hamdi desem çocuğun tüm umutları yıkılacak dünya ile başına, bir osman abisinin olmayışından.<br />
Hayat hiç kırmasın umutlarını, nazik davransın sana, iyi gecelerwildcenohttp://www.blogger.com/profile/04449506775793167313noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-20263197.post-10205687964853037512014-07-06T20:36:00.000+03:002014-07-06T20:36:19.449+03:00<div style="font-family: Helvetica; font-size: 12px;">
<span style="font-size: 12pt;">Yok ben anlayamıyorum bazen, tıpkı hayatı anlamak kadar zor bugünlerde kavunun yanında görmek rakıyı. Oysaki hayatı anladığım zamanlar çok olmuştur benim.</span></div>
<div style="font-family: Helvetica; font-size: 12px;">
<span style="font-size: 12pt;">Bir kaç hıyarın canını yakmışızdır sırf bu sebepten. Eski bir arkadaşın yıllar sonra arayıp hiç aramıyorsun demesi gibi ironik bu sıralar eski günlere hasretim. Sırf buralara isyanımdan gitmek istediğim birkaç üç beş şehir bile var eskiden kaçmak istrdiklerimden. İşte hep buralar ironi. İğnelemek için başka düşünceleri kazıklara bile razı gelesim tutyor şimdilerde. Ama kazıklarda pek sağlam değil nacizane dünyamızda kaldıki iğneden medet umuyoruz, ki medet ummak benim fıtratıma ters. Bir trakyalının da dediği gibi teeee böle gidecen bıralardan. </span></div>
wildcenohttp://www.blogger.com/profile/04449506775793167313noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-20263197.post-57256751737617449302014-06-29T10:41:00.001+03:002014-06-29T10:41:32.495+03:00Edebi yollardan ilerlemek istemedim -ki bilmem de. Malesef bilmediklerim var hala bu hayatta. Bildiğim yol burnumun doğrusunda olan, sanki başka bir seçeneğim varmışçasına dolu olsada atasözleri kitapları. Emirle yaşayan birşey olarak diğer herşeyden ayrılıyor özüm. Ah konu bu değil, özgürlüğüm elimde değil, kağıt üzerindeki mürekkepte kaldı, başkalrının kilitli dolaplarında. Yok edilmeye çalışılan benliğim, sevdiklerimin hatrına son bir sabr daha çekiyor ciğerinden "fabrika kızı" nı söylerken ve eşlik ediyor sigaranın dumanında kurduğu hallerde arıyor özgürlüğü. Aman bre moruk bir yakıcı sıcağın altında miğferle ezilen vücutlar kimin umrunda dağlanan küçük sevdalar, paşalar rahat ettikçe azalıyor şafaklar. Yok artık küçük kavruk o esmer anadolu genci, bir köle koşuşturyor seni korumak namına oluşturulan yalandan hikaykerin içinde tatmin etmek için büyük egoları.wildcenohttp://www.blogger.com/profile/04449506775793167313noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-20263197.post-71320200285828799972014-05-25T05:04:00.001+03:002014-05-25T05:04:03.071+03:00Sabahın bu saatinde ben ne diyeyim, ne anlatayım, sanki gündüz vaktiyle söylediklerim anlaşıldımı. Anladımı anlatmak istediklerim beni bundan önce. Okudun mu hiç sana söylediklerimi biraz olsun üstüne alındınmı bundan öncewildcenohttp://www.blogger.com/profile/04449506775793167313noreply@blogger.com0