Kısa bir hikaye

Posted: 3 Eylül 2009 Perşembe by wildceno in Etiketler:
0

Her sene fındık toplamak üzere çeşitli yerlerden mevsimlik işçiler gelir.Güneyden, doğudan, hatta yur dışından. biz bu sene urfalı bir ekibi çalıştırdık, içersinde bir grup kürt ve bir grup arap vardı. genelde bu tip göçebe işçiler kendi çadırlarında kalırlar, fakat biz eski bir evimiz vardı biraz bakım yaptırıp onları buraya yerleştirdik, ama bir ksımı yine çadırlarda kalmak zorunda kaldı. işte anlatmak istediğim iki farklı olay
ilki fakir işçilere gitmlerinden önce bizideki fazla kıyafetleri alıp almaycakları soruldu, işçiler almaya güçlerinin olmadıklarını ve kabul edebileceklerini söylediler, amcamlar birlikte tahmini 4-5 çuval giyim eşeyası ayakkabı verdik. işin garip tarafı onlardan bazıları bunları aralarında takas etmek yerine bir birlerine satmışlar. garipsedim. ilginçti, belkide ilginç olmaktan ziyade gerçekti.

ikincisi ise, onları yerleştirdiğimiz evde yıllardan kalma bir şömine (yerel ağız ile ocaklık veya kıran) üzerindeki motifler. motiflerin biri türk bayranı simgeleyen ay ve yıldız, ay ve yıldızın üzeri karalanmış idi evi terk ettiklerinde. üzüldüm. iki tarafında birbirne emeği geçerken neden bu adını koyamadığım nefret.

bir dip not ise bir birlerinin dillerinden anlamayan arap ve kürtlerin anlasmak için türkçe kullanması.

0 yorum: