imagine-1

Posted: 21 Haziran 2011 Salı by wildceno in Etiketler: ,
0

"elle tutulur, gözle görülür" diye bir deyimimiz var ama, ben düşündüm gözden başka bişeyle görebileceğim bişey bulamadım moruk.

zaten hayatta elle tutulur bişey de aramamak lazım. sonra hayat eline verince yok felek bana niye böyle yapıor, kara talilim püsküllü belam oluyor

birde bir ödül alırsam konuşmamda dünya barışının yanında, "şevval sam şarkıcılığı oyunculuğu bırakıp, sıradan bir yaşam sürsün istiyorum" diyeceğim

balık hafızası zor iş kardeşim, öyle böyle değil. şuraya bişey yazmaya geldik, kafa bırakmadınız adamda.unuttum ne yazacağımı.

bu arada türkçe olimpiyatlarında sorulsun istediğim bir sorum benim de var: " bir imangücü kaç beygirdir?"


~güzel bir yorum ile~
Seni sevda tanrıçası yapan
Şu aptal gönlüm değil mi
Gözlerin kurdu gönlüme tuzak
Gözlerin de suçlu gönlün de
Bir gökyüzü, masmavi deniz sensiz kimsesiz
Bir de ben sensizim..
Biter bir gün biter elbet
Bitince ben, ben olur muyum
İnsan hergün ölmüyor ki
Öleceksem senden olsun
Ama aşk eski bir şarkı saklanmış masallara
Çığlıklar sancılar değmeyin yarama
Ama aşk eski bir günah sessiz bir hatıra

bir başka yorum leyla mecnun 'dan bu kıza kadar
mahallede takılırdım dokuza kadar
herşeyi götürürdüm sakıza kadar
kafamdan başaka yüküm yok
yoktu kıza kadar bu kıza kadar bu kıza kadar
sırtımda hırkamla yaza kadar
annemle giderdim pazara kadar
ferdiden başka gücüm yok
yoktu kıza kadar bu kıza kadar bu kıza kadar
o gemi gelmedi limana kadar
iş arar dururdum sızana kadar
azımdan çıkanla kulağımın duyduğu yok
yoktu kıza kadar bu kıza kadar bu kıza kadar
kapı kapıyı açardı yetene kadar
görüntü hep vardı bitene kadar
ben böyle bir adam mıydım 
kıza kadar bu kıza kadar bu kıza kadar
derdimiz vardı bize kadar
şimdi oldular dize kadar
kıza kadar bize kadar dize kadar

genelde

Posted: 15 Haziran 2011 Çarşamba by wildceno in Etiketler:
0


rahat mısın?

inanırmısın şuraya soru işareti koyacam diye kendimi yedim, o tuşa bas bu tuşa bas bir türlü tutturamadım. klvayede harf bulmak zor zanaat üstat.

"gelde, iki lafın belini kıralım" diye bir söylem var daarcımığımızda, nasıl içler acısı bilemezsin. yarın bugün laf severler derneği çıksa size dava açsa. naprsınız haliniz nice olur hiç düşündünüz mü (buraya soru işareti gelecek)

bundan seneler önce ben lisedeydim. edebiyat hocası vardı, beni yazım çirkin diye sınıf ortasında isim vererek rencide etti, ben altta kalır mıyım? kaldım tabi, el yazısı dediğin nedir ki mühim olan iç güzellik dedim. ama nekadar etkili oldum bilemiyorum.

felekle mevcut durumlar hakkında, bir toplantı yapma kararı aldım, gidip diyeceğim, böyleyken böyle böyle. adam ol aklını başına topla, benim yüksek yerlerden tanıdıklarım var.

birde bu toplantının peşine zaman ile bir toplantı yapmayı düşünüyorum, ne zaman geçip ne zaman geçmeyeceği hakkında kendisine deyalı bilgi vereceğim. yeter artık bu serserilik.

lise demişken, herkesin aksine bizim lise son sınıfı berbattı olm, sınıfın bir yarısı diğer yarısı ile konuşmuyordu.

seçimler üzerine çok geyikler dönüyor, insanların bir birlerine görüşleri için lakaplar takıp alay etmesi iç sıkıcı a dostlar

iç sıkıcı da değişik bir kelime böyle tek başına, bir anlamsız bir boş anlatamam, birde kısmet bağlanması var onu hiç çözemedim, isveçli bilim adamlarına havale ediyorum.

en sevidiğim elektrik aleti vavien anahtar biliyormusun. böyle sempatik böyle ağır başlı bir başka elektrik alati yok arkadaş. sen normal anahtar gibi dur ama içten içe çok iş yap. alkış efendim alkış

o değilde

Posted: 8 Haziran 2011 Çarşamba by wildceno in Etiketler:
0

hoş geldiniz tekrardan,
nasıl sıcakları beğendik mi?
sıcaklar derken havalar yaza dönmüşken ben hergün yağmur bulup ıslanıyorum. artık dışarı çıkmadan haber vereyim ki insanlar dikkat etsin onlar en azından ıslanmasın. 
artık ben suya gidemedikçe su bana geliyor. bir buçuk yıldır denize gidemedikçe, yukardakinin bu hizmet anlayışı aslında güzel ama, bazende yorucu oluyor, fazla ilgilden şımarıyorum. bazende diyorum ki gidip bu sene deniz sezonunu da açayım herkes kurtulsun.

bu arada uzun zamandır bloglar nicedir bakmıyordum. bir ben yazmam etmem sanardım, baktimki pekçok blogger sermiş yaymış iyice. arkadaş bune adam sendecilik , bana dokunmayan yılan bin yaşasıncılıktır. heyeyeyttt

birde hopa devlet polis mevzu varki insanların politik görüşleri uğruna insan sağlığını hiçe saymalarını anlamak güç. biri devletin emekli memuru öğretmen diğeri devletin görevli polisi. aslında ikiside bizim kardeşimiz. birinin ailesine başsağlı diğerine geçmiş olsun diyeceğimize, aparıp köpürüyoruz. başta başbakan, en üstün görevi yerine getirmiş öğretmenin adını anmak istemiyor. hopa halkını anarşitlikle suçluyor. bazılarıda görevli polise kin kusuyor.

birlik ve beraberliğe bukadar muhtaç olduğumuz şu günlerde, bir paça çorbasından, bir künefeden uzak duüşmüş deli gönül, neylesin.

Hürriyet ve güvenlik; tutuklama, gözaltina alma, islahevine gönderme ve resmî müessesede gözlem altina alinma hallerinin disinda hiçbir kisi veya kurum tarafindan ihlal edilemez. Kisinin özgürlügünü saglamak hukukun görevidir. 
Polis yolda durdurup, üzerinizi ya da çantanizi aramak isteyebilir. Buna hakki var; ama önce size savciliktan aldigi arama kararini göstermesi gerekir. Göstermezse siz sorun.
Üst aramasi için makul süphenin olusmasi gerekir. Kolluk kuvvetleri süphe durumunda kimlik tespiti yapabilir. Bayanin üst aramasini erkek, erkegin üst aramasini bayan polis yapamaz. Hukuka aykiri olarak bir kimsenin üstünü veya esyasini arayan kamu görevlisine (polise ) üç aydan bir yila kadar hapis cezasi verilir
Spor karsilasmalari, miting, konser gibi yerlerde polis, savcilik emri olmadan üst aramasi yapabilir. Bir binayi korumakla yükümlü polis memurlari, içeri girmek isteyen kisileri arayabilir. Direnenler, 5326 sayili Kabahatlar Kanunu'nun 32. maddesine göre para cezasi öder.