oy oy

Posted: 18 Mayıs 2011 Çarşamba by wildceno in
0

her şeye örnek var hayatta, her yılın kralları ve soytarıları. çok vurdum duymazlarıda var. sorsan herşeyi bilirim ben. siyaseti çok bilirim, bilim desen benim işim, hangi ilacı kullanacağımı çok daha iyi bilirim. doktora ihtiyacım yok benim, öğretmende gerekmez bana, kendim öğrenirim. okumam yazmam var. ama ne okur ne yazarım. zaten biliyorum, benim bildiğimden iyisini mi yazıp bilecek. eğitim sistemini bana verseler bak nasıl düzeltiyorum hey gidim hey. sağlık sistemini öyle bir yaparımki gören herkes şaşırır.
peki bilin bakalım benim mesleğim ney? benle aynı fikirdemisin? bana karşımısın? peki bunları nasıl savunursun. 

gece sokakta şöyle bir tur attım. tayyip bey komşularım dediye, tayyip beyin evi az yukarda. düşündüm sokakta yürürken tayyipte evinde sıkılsa şurda karşılaşsak. tutsam kolundan az iki dakika otur şuraya sana iki çift laf edecem desem. otursa, ne derim neyin hesabını sorarım?
sırf tayyip bey değil, kemal bey, devlet bey*

çocuklarımızın olmayan piskevitleri, ülkemizin işlenmeyen toprakları, üretmeyen tüketen topluma giden biz türkiyeliyiz. topraklarımıza ekilmesin diye verilen paralar. çiifçiyi doyurmuyor aç bırakıyor. mahkum ediyorken, ben hangi sorudan başlardım, siyasi parti başkanına soru sormaya. 
türkiyemde araştırma labratuarı sayısı birkaç ile sınırlıyken. yüzlerce mühendis mühendislik yerine, anlmasız işlerle uğraşırken. tek hesapladığı 10 yıllık kredi ile ev alabilirmiyim olmasımıdır.
öğretmenler kpss ile sınınanırken,
doktorlar tam gün yasası ile tüccar yapılırken
geleceğimiz cocuklarımız şifreydi değildi derken
ben neyi soracaktım,kim nerde kimi nereye atadımı sorayım, kimin nerde kaseti varmı sorayım, milletin kirli çıkılarını mı sorayım.

ben bildiğim içindirki, benim ne öğretmene ne, doktora, hemşireye, ne mühendise, ne çifçiye ihtiyacım var. 

kaba taslak bir hesap yaptım, benim üzerimden devlet (maşımdan direk+harcamanlarımdan+şirketin benim için harcamalarından)  en az 2500TL aylık vergi alıyor. bu kadar rakamı hesaplayınca, bunu naptınız diye soracaktımki, bukadar parayı bana hissettirmeden cebimden çektiğini şimdi fark ediyorsam, naptını sormak hicap olur.

geçen öğrendiğim üzere türktelekom 1Mdolar akp seçim fonuna yardımda bulunmuş, kaba bir hesap ile bakarsan akp nin epey bir seçim fonu var, e chp ninde var, aa mhp ninde var, ee diğer partilerde var. 
x partisi seçimim fonunu kağıt bayraklar zangır zangır arablar yerine birtane araştırma labratuarı açsa, belki gönülleri feth etmez ama yapılabilecek en güzel işi yapar.
belki bu uzak bir beklenti, ama biz bilginlerin kaçtanesinin kağıt üzerine a'dan z ye olmasa bile a'dan c'ye bir projesi var?

hangi partiye oy kullanmanız gerektiğini bilmem ama, oy kullanın. demokrasi, ben kendimi yönetemiyorum gel beni yönet şekline girmesin!!


dip not olarak:  (Bizim aile filminden 1975 Münir Özkul )

"Bak beyim, sana iki çift lafım var. Koskoca adamsın. Paran var, pulun var, herseyin var. Binlerce kişi calışıyor emrinde. Yakışır mı sana ekmekle oynamak? Yakışır mı bunca günahsızı, çoluğu çocuğu, karda kışta sokağa atmak, aç bırakmak? Ama nasıl yakışmasın! Sen değil misin öz kızına bile acımayan, bir damlacık saadeti çok gören. Anlamıyor musun beyim, bu çocuklar birbirini seviyor. Ama ben boşuna konuşuyorum. Sevgiyi tanımayan adama, sevgiyi öğretmeye çalışıyorum. Hıh, sen, büyük patron, milyarder, fabrikalar sahibi Saim Bey! Sen mi büyüksün? Hayır, ben büyüğüm! Ben, Yaşar usta! Sen benim yanımda bir hiçsin, anlıyor musun, bir hiç! Gözümde pul kadar bile değerin yok. Ama şunu iyi bil, ne oğluma ne de gelinime hiçbir şey yapamayacaksın. Yıkamayacaksın, dağıtamayacaksın, mağlup edemeyeceksin bizi. Çünkü biz birbirimizr parayla pulla değil, sevgiyle bağlıyız. Bizler birbirimizi seviyoruz. Biz bir aileyiz. Biz güzel bir aileyiz. Bunu yıkmaya senin gücün yeter mi sanıyorsun? Dokunma artık aileme! Dokunma çocuklarıma! Dokunma oğluma! Dokunma gelinime! Eğer onların kılına zarar gelirse, ben, ömründe bir karıncayı bile incitmemiş olan ben, Yaşar usta, hiç düşünmeden çeker vururum seni! Anlıyor musun, vururum ve dönüp arkama bakmam bile!"